Dussukîye Yolunun Esasları | rifai.org | Rifai Sufi Web Sitesi

Rifai .org / Seyyid İbrahim Dussukî Hazretleri

Rifai Sufi Web Sitesi

Dussukîye Yolunun Esasları

Tasavvufta Dussukîye yolunun esasları öncelikle şöyle bilinir:

    • Evrad ve zikirle meşgul olmak,
    • Nefsin arzu ve isteklerine karşı çıkmak, onlara kapılmamak,
    • Sıkıntılara, bela ve musibetlere, kaybedilen şeylere üzüllmemek,
    • İslam dininin emirlerini yapıp yasaklarından kaçınmak, tasavvuf yolunun inceliklerine dikkat etmek,
    • Evliyanın güzel ahlakıyla ahlaklanmaya çalışmak.

 

Seyyid İbrahim Dussukî Hazretleri bir sohbetlerinde yolunun esası için: “Ey evlatlarım! Bizim yolumuzun esası, zarurî olan ile yetinmektir. Sonsuz saadeti arzu ediyorsanız, Allahu Teâlâ’dan başkasına muhtaç olmamayı tercih ediniz” buyurmuştur.

Seyyid İbrahim Dussukî Hazretlerinin, hasta kalblere şifâ olan ve yol gösteren kıymetli sözlerinden bazıları şöyledir:

“Hiçbir kimse, bütün insanları sevip onlara şefkat göstermedikçe ve ayıpları olursa onları örtmedikçe kemâle eremez, olgun bir insan olamaz.”

“Bu yola girenin gıdası kanâat olmalı, samimiyetle gözyaşı akıtmalıdır. Mahlûkâta karşı acıma duygusu kalbe gelinceye kadar oruç tutulmalıdır. İşte o zaman insan, kalb huzûru ile ibâdetlerini yapar, Kur’ân-ı kerîmin hakîkatlerini anlayıp, ondan istifâde edebilir.”

“Seven sevilir, hor gören hor görülür.”

“Allahü teâlâya itaat edene, insanlar itaat eder.”

“İlim, kulluğun gerçek ma’nâsını anlamak ve Hakk’a tam kulluk etmek içindir.”

“Ey Kur’an-ı Kerim’i okuyup ezberleyen kimse! Onu okuyup ezberlediğin için fazla övünme. Hâline bir bak; Onun gereği ile amel ediyor musun? Yoksa etmiyor musun?”

“Ey oğlum! Cedel, nakil, yaldızlı sözler gibi faydasız şeylerle meşguliyeti bırak, sükût ehli ol. İhlâsı seç, bu yolda sâlih amel işle ve nefsine uyma. O kimse ile otur kalk ki şerîatı ve hakîkati özünde toplamış ola. Şunu unutma ki bu yolda sana en çok yardımı dokunan kişiler, bu gibi insanlar olacaktır.”

“Ey evlâtlarım! Size birisi tasavvuf, marifet ve muhabbetten sorarsa, Allah dostlarınınki gibi işleriniz düzgün olmadıkça, ona dilinizle cevap vermeyiniz. Sizden biriniz dini emirleri yerine getirip, amelde de sadık olduğu zaman, dili faydalı şeyler söylemeye başlar. İşte bu, onun sadakatinin bir semeresidir. Kim özünde ve sözünde dosdoğru ve ihlâslı olduğunu iddia edip de kendisinde edeb ve tevazuun semeresi görülmezse yalancıdır, ameli riya ve gösteriştir. Onun bu kötü ameli, kendisi istese de istemese de ancak kibir, ucub, nifak ve kötü ahlâka sebep olur. Allah muhafaza buyursun.”

“Tasavvuf sadece yün (sof) giymekten ibaret değildir. Yün, belki tasavvufun alâmetlerinden biridir. Tasavvufun asıl önemli yönü, tasavvuf ehlinin, tasavvufun ince noktalarına ve güzelliklerine uymasıdır. Bu da hemen olmaz, tedricen olur. Sofi, tasavvufun hakikatine ulaştığı zaman, sert elbise giyemez. Çünkü o, letâfet makamına ulaşmış, iç âlemine dönmüştür. Onun için ayrılık da bitmiştir.”

“Ey evlâtlarım, ömrünüz her geçen gün azalmakta, eceliniz yaklaşmaktadır. Bir gün bu üzerinde yaşadığınız dünya dürülecek, kıyamet kopacaktır. Her gün amel defterinizi hayırlı işlerle doldurmaya bakınız. Böyle yapanlara müjdeler olsun. Amel defterini yasaklardan kaçmayarak günahlarla dolduranlara da yazıklar olsun. Vakitlerinizi isrâf etmeyiniz. Zamanınızı boşa geçirmeyip değerlendiriniz, yoksa pişman olursunuz. Duanızın kabul olmasını istiyorsanız, helâlden yiyiniz ve müslüman kardeşleriniz hakkında yersiz söz etmekten dilinizi tutunuz.”

Dussukîye